Çarşamba, Eylül 04, 2002

bu günlerde hep kaybettiğim insanlar aklımda. bi şarkıyı dinlerken, bi bluzu giydiğimde, şarap içip televizyon seyrederken birinin sevdiği bi çizgi film kahramanını gördüğümde, yolda yürürken bi sokaktan geçtiğimde, biri içlerinden birinin hep kullandığı bi lafı söylediğinde, bir bakışta, bir duruşta, bi sessizlikte, uzaktan parlayan saç tellerinde, uzaktan duyulan gülüşlerde.
nedimi özledim. onu çok özledim. bana kahveye gelişini, hep aynı bardağı isteyişini, beni alıp abuk subuk yerlere götürmesini, zeytinburnunda, saray burnunda, okulda gezmeyi, onun rokfor yiyişini görmeyi, ona psikolojik testler yabmayı, ben, ortaköyden almasını, odasını, mutfağındaki sandalyeyi, bana yemek tariflerim için indeks yabmak için delirmesini, sabahın 5 inde attıı mesajları, abuk subuk saatlerde aramasını, bilgisayar oyunlarına dalıp gecikmesini, ben sallaam dimi diye hayıflanmasını, kızıl saç kızıl saç diye homurdanmasını, en alakasız zamanlarda en abuk konular hakkında telefonlar almasını, bana bakışını, duruşunu, gülüşünü, kokusunu, onu çok özledim.

Hiç yorum yok: