Çarşamba, Ağustos 27, 2003
Salı, Ağustos 26, 2003
Cuma, Ağustos 15, 2003
Salı, Ağustos 12, 2003
bir zamanlar bir ofiste çalışan depresif ama mutlu bir kız varmış. dönem dönem bu zavallı kızı çeşit çeşit afakanlar, depresif ataklar, iç daralmaları, ruh bulantıları efendime söliim can sıkıntıları ziyaret edermiş. hanım kısımıs bu davetsiz misafirlere saygıda hiç kusur etmez onları öyle güzel ağırlarmış birgele misafir bir daha gitmek istemez ama vakti gelip ayrılmak zorunda kalınca da kendi gibi pek çok arkadaşına bu hanım kızımızdan bahsedip arkadaşalarına hanım kızı ziyaret etmelerini tembih etmekten geri kalmazmış. Gel zaman git zaman ofiste çalışan depresyonun dağlarında koşturmaya, nevrotikliğin bayırlarında dolaşmaya ve paranoyayla koyun koyuna yatmaya alışkın kızımız bu misafirlerden sıkılıvermiiiiiş. gelenler hemencecik gitsinler peşlerinden de kimsecikleri getirmesinler ister olmuş. ne yapsam ne etsem diye düşünüp dururmuş. elinden de pek bir şey gelmiyormuş paranoid kişilik bozukluğu kızımızın. ne de olsa misafirperverlik ona genlerinden bulaşmış, böyle bir aile geleneğine ihanet edeceğine ölse daha iyiymiş. eski günleri düşünmüş. eski güzel günleri. misafirlerinin olduğunu kimsenin farkedemediği, bütün yorgunluğuna rağmen gülümseyip işine devam edebildiği o unutulmaz günleri. ama artık işler öyle değilmiş. bir misafir geldiği anda bunu herkes anlayabiliyormuş. bu aslında çok rahatlıcı bir şeymiş başlangıçta çünkü çevresi ona anlayış gösteriyormuş ama gğnler geçmiş ve çevresi de bu narin ama cilveli hanım kızın bitmek tükenmek bilmeyen misafirlerinden fenalık geçirir olmuş. onu her gün asık suratlı görmek, her ayın bi haftası depresif gezmesini seyretmek içlerini bayar olmuş. ve böylece anlayış küpü çevre sakinleri teker teker kendi hanelerine çekilmişler. ve misafirleriyle başbaşa hanım kızımız başladığı yerin az uzağında nereye gideceğini bilemez bir halde kala kalmış.
Cuma, Ağustos 08, 2003
dehşetle canım sıkılıo nası geçicek hiç bilmiorum. oysa dün gece iyiydim. konser güzeldi gece güzeldi. şimdi işteyim ve en baştaki hiç gelmeme isteğime rağmen işte iyi. ama sıkılıorum. gökçe akşam dişinden ameliyat olucak ona gidicem. kalasım var kalamıorum. her şey çok sevimsiz ve gereksiz sıkıldım. yoğun bir çekip gitme isteğiyle doluyum.
Çarşamba, Ağustos 06, 2003
odamdan bi srü şey attım gene. ortaokuldan kalma matematik ve geometri kitaplarımı mesela, almanca oldukları için kıyamıodum onlara. sonra üni birden kalma tarih notlarım. bi kısmına kıyamadım gerçi. odam bi gün bi şekilde biterse güsel olucak gibi ama şu an buna çok uzak. ayrıca bir malikaneden alınmış ve zorla evde tutuluyormuş gibi görünen mobilyalarımız var. yani ev bitti ama ben o mobilyalar yüzünden kendimi hala pek evde hissedemiorum ne yazık ki. ne bilim. başka birilerinin salonu o bizim değil.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)