Pazartesi, Kasım 06, 2006

mızıldanma

sanırım kötü şeyler yeniden başımıza gelmeye tam da onları beklemekten vazgeçtiğimiz ama içten içe bir korkuyla "ulaaannn yoksa?" dediğimiz anda karar veriyorlar. huzuru en yoğun hissetiğimiz, allahım nolur bozma mutluluğumu dediğimiz anda. sürekli üst üste geldikleri anda da benzer bir çizgi izliyorlar aslında. " daha kötüsü olamaz artık, daha fazlası olamaz artık" dediğimiz bir anlık küçük bir umut parçasıyla dolduğumuz, bir an için gardımızı düşürdüğümüzde hhoop yeni bir tanesi geliveriyor. sürekli beklemek mi gerekli, acı çekmemek için mutsuz olmayı sürekli hale mi getirmek gerekli? bunu bu noktadan sonra kabul etmeyi red ediyorum! bir zamanlar hayat felsefem haline gelmiş, bir zamanlar bir şekilde yaşamaya devam etmemi sağlamış bu düşünceyi red ediyorum! kabul etmiyorum. bu nasıl bir şans, bu nasıl bir hayat örgüsü bilmiyorum ama devam etmeyi red ediyorum. kolay bir hayatım olmadı, pek çoklarınınki benimkinden kat kat zordu, kabul. ama benimki de kolay değildi. şimdi tam huzura erdiğim, gündelik sorunların kıymetini anladığım ve aksiliklerimi sevebileceğimi düşündüğüm bir dönemde ölümcül ve temel sorunların yeniden başlama ihtimalini kınıyorum! senelerce yaşandı bunlar. konuşmaktan, sözcüklerin çekilebileceği yerlerden korkuldu, evden kaçılıp sokaklarda sürtüldü. ve artık bitti demişken, düzeliyor demişken, bundan sonra rahatlarız demişken hiç bir şeyin bitmemiş olma ihtimalini, bütün bu sessizliğin huzurun ve rahatlığın kısa bir aradan ibaret olması ihtimali red ediyorum! şiş gözleri, ağlamaktan kısılan sesleri ve sinir krizlerini red ediyorum! istemiyorum artık. yoruldum hiç bir işe yaramamaktan, hiç bir şeyi değiştirememekten, kimsenin hayatında fark yaratamamaktan, anlamsız bir figür olmaktan yoruldum. belki ablam yaşasaydı ve ben doğmasaydım her şey farklı olurdu. kim görmüş ki yedek oyuncunun aslından daha iyi oynadığını? ama bu düşünceye inanmayı da red ediyorum! varlığımın bir anlamı olmalı. bir şeylere yaramalıyım. fark yaratabileceğim bir hayat olmalı. bir anlamı olmalı.

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home

Powered by Blogger